Elimizi vicdanımıza koyalım..
Kişisel ihtiraslarımızı bir kenara bırakalım..
Sen-ben kavgalarımızı kulübün üzerine çıkarmayalım..
Bu kulüp kimsenin babasının malı değil..
Her Trabzonlunun, her Trabzonsporlunun ortak tutkusu..
Nöbet değişimi gibi; yönetenlerimiz geçici, kulüp bakidir..
Hep böyle olmadı mı?
Lütfen..
Gelin bir kez de öyle bakalım artık Trabzonspor’umuza...
Bugüne kadar kısır çekişmelerle birbirimizi yiyip bitirdiğimiz günlerden ders alalım..
***
Arkadaşlar..
Bu takımda umut var, hayat var, hava var..
Yepyeni oluşmuş, daha oturmamış bu kadro, ilk 4 haftada 10 puan toplarken sadece topladığı puanlarla değil, oynadığı futbol ile de büyük beğeni aldı.
Ne hikmetse Trabzon’da bir kesime hala yaranamazken Trabzon dışındaki spor kamuoyundan ve spor otoritelerinden “Trabzonspor’un müthiş bir kadro zenginliği ve derinliği var. İyi de oynuyor. Bu kadro tam oturduğu zaman çok büyük işler yapar” övgüsü alıyor...
Övgüler haksız değil..
Çünkü Trabzonspor uzun yıllar sonra yaptığı doğru ve akılcı transferlerle iyi ve kaliteli bir kadro yakaladı..
Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş’ın oynadığı futbola baktığımız zaman Trabzonspor’un bu sezon şampiyonluk yarışındaki şanşının bir kat daha öne çıktığını görmemek mümkün mü?
Özlenen başarıyı yakalamak için her şart mevcut..
***
Kayserispor maçı yorumumda
“Bakkal amca, bakkal amca (Ne var)..
Yağ var mı? (Var var)..
Un var mı? (Var var)..
Şeker var mı? (Var var)
Ne duruyorsun.. (Ne yapayım)
Helva yapsana, helva yapsana..”
Şarkısı üzerinden yorum yapmıştım.
Sonrasında demiştim ki..
***
Hakkın teslimini yapalım..
Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’nun büyük desteği ile bence en önemli transferi olarak göreve getirdiği Sportif Direktör Süleyman Hurma, Teknik Patron Şota’nın önüne her şartta istediği gibi oynatabileceği, altın tepsi ile bir kadro koymuş arkadaş!
Son yılların en isabetli, en yetenekli, en alternatifli kadrosu bu.
Nazar değmesin, transferde hata oranı nerede ise 0..
Onur, Mbia, Cavanda, Douglas, Erkan Zengin, N’Doye, Mehmet Ekici, Yusuf..
Constant da kalitesini göstermeye başlamış..
Hangisine hayır dersiniz..
Geçen yıl beğenmeyip gönderdiğimiz Mustafa Yumlu hatasız banko 11’de..
Kayseri’de kulübedeki isimlere bir bakıyorum..
Esteban, Medjani, Özer Hurmacı, Marko Marin, Oscar Cardozo..
Offf.. Offf..
İstanbul’un üç takımı da dahil hangi takımın kulübesi böylesine zengin ve yetenekli..
Nazar değmesin, hem de çok bereketli..
Kayseri’de işte zengin ve alternatifli kadroya sahip olma gücü işi bitirdi..
Sahaya sürdün takımını..
Olmadı mı?
Yeter ki zamanında değiştir!
‘Tak fişi bitir işi’ misali..
Marko Marin, Özer, Cardozo girer..
Kral Oscar Cardozo işi bitirir, nitekim de böyle oldu..
Söyleyeceğim şu ki şampiyonluk yarışının en güçlü adayı bu Fırtına..
Bu kadro daha yepyeni ve daha oturmadı..
Çok daha iyi olacağına inanıyorum.
***
Yazımı da “Ey Trabzonspor camiası. Gelin bu takıma sahip çıkın, sizin de helvada katkınız olsun. Bu helva şampiyonluk helvası neden olmasın” cümleleriyle bağlamıştım.
Evet son nokta söz budur..
O nedenle tekrarında fayda var dedim..
Diyorum ki..
Kongre zamanında yapılacak..
Camiada hesaplaşma olacaksa orada yapılsın..
Kongreye kadar kulübün üzerinde kavga yapmadan, bu takıma bütün Trabzonspor camiası, taraftarı sahip çıksın!..
Trabzonspor’un mutsuzluğu üzerine hiçbir Trabzonsporlu mutluluk kurmaya çalışmasın..
Trabzonspor’un en önemli rakibinin kendi camiası olduğunu hep bilerek yaşadık ne yazık ki!..
30 yıllık gazetecilik yaşamımda hep bunu gördüm bu şehirde..
Bu kulübün başarısızlığı üzerine mutluluk kurmaya çalışanları sözde Trabzonsporlu diyerek izledim!
Kişisel ihtiraslar, kişisel hesaplaşmalar uğruna ‘İyi giden tekere çomak sokmak’ misali ne ihanetler yaşadı bu şehir!.
O nedenle diyorum ki..
Madem Trabzonsporlular için yeşil sahalarda ‘Söz konusu Trabzonspor ise gerisi teferruattır.’
O zaman gereği sözde değil özde yapılsın.
Bu takım bas bas bağırıyor..
‘Bana sahip çıkın’ diye..
Ben bu takıma inanıyor ve güveniyorum arkadaş!
Gelin destek zincirini oluşturalım..
Kıralım şampiyonsuz geçen yılların zincirini..
Hazır.
Un var, şeker var, yağ var..
Ateş de yanıyor..
Şota Hoca da helvayı kavuruyor..
Helvada bizim de katkımız olsun..
Hadi..
