Bir cezerye tadında bugün her şey..
Fikirleri zımparaya vurmadan düştüm sokağa..
İlk durağım bizim Enver'in çay ocağı..
Adımımı atar atmaz 'nerdesin be birader' sesiyle irkildim.
Enver ocağın içine gömülmüş çay demliyormuş meğer..
Biraz ayak sürtüp birkaç hafta yanına uğramasam aynı sitayiş değişmeden plakta döner durur..
Alışkınım buna ama bu kez içeride kimse yok zannettiğim anda kuytulardan gelen bir ses gibi olunca irkildim.
Enver'in çay ocağının bir özelliği var.. Siyasetin ve futbolun nabzı orada atar.
Hiçbir şeye müdahele etmeden sessizce konuşulanları dinle hem Trabzon'daki siyasetin kıblesini hem de Trabzonspor'un geleceğinin anatomisini öğrenebilirsin.
Fatih Mahallesi'nin Ayasofya pazarının kurulduğu batı yönündeki yoldan içeri saptığında insanların hararetle konuştuğu bir yer görürsen anla ki orası Enver'in çay ocağıdır.
Her siyasi görüşün ortak buluşma yeri, her fikrin serbest kürsüsü gibi bir mekan..
Hani bir de Enver taraf tutmadan durabilse tamamen özgürlükler ülkesi ilan edeceğim orayı..
Kızdırırsan Enver'i çayın mola yapa yapa gelir. Suyuna gidecek bir yorumla takviye edesen kendini çayın rüzgar hızıyla önünde olur..
Eski sporcu olması hasebiyle bombeli bir gezişi var..
Hani kabadayılara yakın bir yürüyüş..
Omzuna bir palto eline bir tesbih verdiğinde yanına yaklaşılmayacak malum şahıslara benzer..
Oysaki görünüşte şedit, kalpte yumuşaktır halbuki.
Akşam eve gittiğinde haberle yatıyor haberle kalkıyor.. Bu kadar haber dolu olunca da patlamaya hazır bir hal alıyor..
Oranın müdavimlerinden Gürsel, Furkan, Oğuz, Burak, Ferhat, Temel, Ömer ve niceleri Trabzonspor'dan söze başladıklarında mevki mevki bir değerlendirme başlar ki Şota gelip dinlese inanın maç kaybetmeyecek sihirli yolu bulabilir.
Takımın boyu uzun bir oyun oynadığından, stoperlerden birinin hızlı olmamasının yarattığı arızadan, orta sahayı hızlı geçememenin her atağı olgun atağa dönüştürdüğünden, kanatlardaki oyuncuların adresine top kesemeyişlerinden ve kompakt oyun oynayamayışlarından ve nice başka başka yaklaşımlardan hararetle bahsedilmesi rutin bir durumdur.
Bütün bu muhabbetleri kimse durduramaz.
Tek ezan sesi muhabbeti kesmeye muktedirdir. Fatih Camii hocasının da evi hemen orada. Vakit namazına gidişte konu futbolsa birkaç kelam eder siyasetse mevzuya girmez.
Enver’in yeri yaşayan Trabzon.. Fikir canlı, insan canlı, daha ne olsun..