EXXEN’de bir belgesel izledim, “Tosuncuk” isimli. Hani şu “Çiftlik Bank”ta dolandırıcı olduğu öne sürülen yiğit delikanlı. “Yiğit delikanlı” söylüyorum çünkü bu kadar güzel bir organizasyonu yapacak ve bu kadar adamı uyutacak şahsa yiğitten başka bir şey söylenmez. İzlemenizi sizlere de şiddetle tavsiye ediyorum. İnanın çok eğleneceksiniz, Cem Yılmaz’dan tutunda ülkedeki tüm komedyen abiler film çekse bu kadar komik olmaz. Hatta abartıyorlar yahu söylersiniz.

Kur’an tilavetleri, ilahiler, orta oyunları neler neler... Kaç yıldır tiyatro sahnelerine çıkar oyunculuk yaparım, senaryolar yazarım ben bile böyle hikâye uyduramazdım. Hayır, adamın yaptıklarını ben sahnede yapsam, Ferhan Şensoy’un yakılan sahnesi gibi beni de yakardınız ama adam size para kazandıracağım deyince tüm değerlerinizi bir kenara attınız, ip atladınız.

Belgeselin bir yerine takıldım, bu nedenle buraya konuk etmek istedim. Mağdurların 5 bini Tosuncuk kardeşimizden dolandırıldık diye şikâyette bulunmuş ama kendilerini zarara uğratanın devlet olduğunu öne sürerek devleti suçlamış, zararlarını devletin karşılamasını talep etmiş. Allah Allah bu kısmı duyunca önce anlamadım, acaba yanlış mı duydum dedim tekrar sardım dinledim. Valla aynen duyduğum gibiymiş. Sonra devam ediyorlar. Bak bak, devlet halkını korumak zorunda, bizi koruyamadı ve mağdur olmamıza sebep oldu.

İnanın böyle!

Lütfen rica ediyorum size EXXEN’de olan bu belgeseli açın izleyin. Acun Ilıcalı abiye de teşekkür ediyorum bu belgeseli satın alıp izlememe sebep olduğu için. Yazının bundan sonraki kısmı devlet bizi mağdur etti diyerek şikâyetçi olanlara.

Şikâyetinizde, “Devlet önlem alsaydı dolandırılmazdık bu nedenle paramızı ödesin.” demişsiniz. Bu aklı size veren belli ki bir avukat var, yoksa siz de bu kafa yok. Olsa zaten mağdur sıfatı ile belgesele konu olmazdınız.

Peki; siz kâr elde ettiğinizde devlete ne kadar vergi verdiniz? Ya da ne kadar vergi verecektiniz? Sistemin boşluğundan dolandırıcılar yaralanıyor, internet yasası çıksa bu böyle olmaz diyen sevgili arkadaşlar, sizler de bir çift dolandırıcısınız. Kısa yoldan vergisiz para kazanarak köşeyi dönmek istiyordunuz. Sizin mantıkla bakacak olursak, devletin sizi yargılayıp hapse atması gerekli.

“Neden mi?”

Size bu aklı veren avukat arkadaş da burayı iyi okusun.

Yasa dışı yollar ile para trafiği yaparak kazanç sağlamak suçtur. Bahis siteleri, kumar siteleri gibi siz de çiftlik bank oyunu üzerinden bir kumar oynadınız ve tutmadı. Yani, zarınız “gele-vele” düştü. Paranız buhar oldu göçtü. Buradan Organize Suçlar Daire Başkanlığı’na sesleniyorum, devletten şikâyetçi olan bu arkadaşların MASAK raporlarına bakılsın hesaplarına çiftlik banktan para girişi olmuş ve vergisi verilmemişse, “vergi kaçırmak” suçundan haklarında işlem yapılsın.

Günün Sözü
“Dolandırdılar martıyı bir kuru simitle, 
yediler köfteyi tosuncuklar ile.”

ULAN ZÜLFÜ...
Şarkıcı Zülfü demiş ki, Ecevit solcu değil Türk Milliyetçisidir. Ulan Zülfü ne komik adamsın vesselam. Mesela kim solcu Zülfücüğüm?

1917’de devrim yaptığını öne sürdükten sonra 1921 yılında Sovyet- İngiliz ticaret anlaşması yaparak devriminin ekonomisini İngiliz Kapitalizmine veren Lenin mi Zülfücüğüm? (Bu anlaşmanın ilk maddesi İngiliz sömürüsü altında olan devletlere destek ve yardım yapılmayacak. Bu tarihte Mustafa Kemal de Cumhuriyet kurmak için mücadele ediyordu tarih bilmez Zülfücüğüm. Hayır, bir de sen bu konuyu ele alan işler çektin ama buraları hiç göstermedin yandaş Zülfü.)

Milyonları öldürmüş, bürokrasi diktası oluşturmuş Stalin mi Zülfücüğüm?

Ulan Zülfü! Solum ben, solcuyum ben narası atarak, Amerika’nın kayığına binip aşırı uç Kürt Milliyetçiliği yapan HDP mi Zülfücüğüm?

2007 yılında Ankara’da Anafartalar Çarşısı’na bomba koyarak iki gariban işçiyi öldüren, durakta bekleyen yaşlı adamı öldüren mi solcu Zülfücüğüm? Beşiktaş’ta futbol karşılaşmasından çıkanlara bomba atanlar mı solcu Zülfücüğüm?

Kapitalist Zülfü, notaların emperyalisti Zülfü, çakma Solcu Zülfü. Zülfü sen şarkılarını söyle. Bu ülke senden sol dersi alırsa, yalılarda oturup eline iki kadeh alıp iki süslü söz söyleyip devrim yaptığını sanan tenekelerle dolar. Zülfü senin adını değişiyorum, bundan sonra “Sen Zühtü, ben Şükrü.”

Ulan çakma Zühtü. Amerika’da okuyup da bize solu anlatacak Zühtü. Seni gidi seni Zühtü. Ecevit Amerika ile savaştı oraya giderek okumadı Zühtü. Sana da hak veriyorum Zühtü orada okudun, ekmeğini yedin, suyunu içtin. Bu nedenle de öfkelisin Ecevit Bey’e Zühtü!

HAFTANIN ŞİİRİ
Zülfü çiçek açtı yaz mı gelecek?
Solcular bu adamdan ne zaman vazgeçecek