Yıllar sonra uzun uğraşıların ardından bir yasa çıkarıldı. ‘6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliği Önleme Yasası..’
Artık uygulanacak bu yasa  sayesinde başta futbol sahaları olmak üzere spor alanlarına huzur gelecek,   spora yakışmayan olaylar önlenecek, futbol sahaları asıl amacına uygun şekilde barış ve kardeşlik gösterilerinin sergilendiği..
Kadın ve çocukların da çekinmeden gidebilecekleri güvenli şenlik alanlarına dönecekti.
      
 ***

Ancak, adamına göre uygulamalar yüzünden yasa  beklenen sonucu vermezken, hiç akla gelmeyen bir şey oldu..
Adalet dağıtması gereken hakemler şiddet ve düzensizliğin kaynağı haline geldi..
Çok aşırı yükselen gelirlerini korumak için midir?
Yoksa şu ya da bu nedenle lige ayar vermeye çalışanların arzularını yerine getirmek için midir bilinmez..
Verdikleri saçma ve taraflı kararlarla anarşiyi, şiddeti körüklemekle kalmayıp camiaları da birbirlerine iyice düşman ettiler.
Kulüp yöneticisini  ve taraftarını  zor durumda bıraktılar..
Aldırdıkları cezalarla maddi manevi büyük kayıplara yol açtılar..
Onlar yüzünden yönetimlerin, teknik adamların istifaları gündeme geldi.
Takımlarının kötü gidişatı sonucu koca koca kentlerin insanları moralsiz, yılgın ve bıkkın duruma düşüp takımlarına küstüler, futboldan nefret eder hale geldiler..
Bu yüzden Cüneyt Çakır başta olmak üzere, Süleyman Abay, Çağatay Şahan ve benzeri hakemler 6222 sayılı yasanın çıkış nedeni olan sorunların kaynağı haline geldiler.
Şimdi yapılması gereken bunlar ve benzerleri için acilen  6222 nolu yasa gereği soruşturma açmaktır.
Ayrıca bu gibi hakemlerin milyonların gözü önünde   hata kavramını çoktan aşıp, tahammüden  yanlış yapma  alışkanlığına dönüşen düdüklerine rağmen, verdikleri yüksek notlarla bunları koruyup kollayan gözlemciler de suça ortak edilmelidir..
Yani anamızı öpen kadılar, hiçbir şey olmamış gibi elini kolunu sallayarak gezmeye devam mı edecek?