Üç kıtaya hükmeden Osmanlı Devleti’ni bu topraklara hapsedenler, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yıkılmış bir devletten Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmasıyla adeta şok oldu. Bırakın savaş meydanlarını, Lozan anlaşmalarıyla masada bile Türk’ün büyük gücünü gören Siyonistler, sürekli ülkemin içini karıştırmaya çalıştı.
1960 ihtilali ile ekonomisi ters dönen seçilmiş Cumhurbaşkanı Celal Bayar, müebbet hapse mahkum edilirken, Başbakan Adnan Menderes ve yol arkadaşları Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu, Yassıada mahkemelerinde idam edilerek, ülkenin kalkınması tam 40 yıl geri getirilmiştir.
Cumhurbaşkanlığını her dönem emekli askerler ele geçirmiştir. Kuvvet komutanları hükümetlere yazdıkları  muhtıralarla siyaseti askıya almış, ekonomiyi sekteye uğratırken ülkemin ekonomisi 20 yıl daha geri getirmiş, anarşi hortlamış, ülkemin insanı sağcı, solcu diye bölünürken bırakın şehirlerde mahallerimizde bile kurtarılmış bölgeler ilan edilmiş, 1980 ihtilaline haklı gerekçe hazırlarken ihtilal meşru kılınmıştır.
Ben postalarla aynı salona girmem diyen eski adıyla AET yeni adıyla AB, bizim Avrupa yolculuğumuzu sonlandırınca, askerler alel acele yeni anayasa yazdırıp, 15 geçici madde ile kendileri de koruma zırhına büründü.
İhtilalcilerin başı Kenan Evren Cumhurbaşkanı, diğer dört kuvvet komutanı da Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyesi olarak 7 yıl daha ülkenin başında otururken, benim ülkemin başbakanı protokolde 7. sıraya düştü. İngiltere kraliyet ailesinde kraliçeden sonra başbakan 2. sırada, benim ülkemde 7. sıradan ülkemi yönetmiş ve bu milletin %91.5’i bu anayasaya EVET demişti.
İhtilalciler devletin koltuklarında tüm imkanları kullanarak zevki sefa içinde yaşarken, göstermelik yargılamanın ardından devlet töreniyle defin edilmişlerdir. Bu arada PKK terör örgütünü kurduran Siyonistler, beka vadisinde özel kamplarda eğitim verip benim ülkeme saldırttılar. Benim insanımı katledip ülkemi bölmeye kalktılar.
1999 bölücü başı Abdullah Öcalan’ı paketleyip bize veren Siyonistler, Bülent Ecevit’i de FETÖ’nün desteği ile iktidar yaptı.
Tabii bu arada Öcalan’ı bize veren Siyonistler, Fethullah Gülen’i alarak Hizmet hareketini tüm dünyaya yaymaya çalıştı. Önce Kuran kursları, ardından dershaneler, ilk, orta, lise ve üniversiteler, bankalar, matbaalar, gazeteler, TV’ler kuran yer altına el atıp madenler işleten, evlerimizin içine kadar girip eşya satan bu hareketin lideri Fethullah Gülen, Siyonistlerin ABD’de kendisine tahsis ettiği çiftlikte yaşarken, etrafında hizmetkarları, şoförleri, bahçevanları özel doktorlarının kontrolünde Pensilvanya’da yaşamını sürdürüyor.
Gülen görünüşteki mütevazi hayatıyla ekranlara milyonları doldurmayı başarmış, son 40 yılda iktidar edenlerin hepsine hükmetmiş, askeri okullara kadar girmiş, yargıya el atmış, adaleti ele geçirmek için sınav sorularını bile çalmışlardır.
Buna karşı çıkan Cumhuriyetçi, vatansever subayları, generalleri Balyoz ve Ergenekon davalarıyla hapsetmiş, onlara meydan okuyan Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u terör örgütü kurmaktan müebbete mahkum ettiler. FETÖ’nün asıl amacı devleti tümüyle ele geçirmek, hatta monarşiyi getirerek ülkemin başına 2018 martında Humeyni gibi gelip oturmayı planlarken 17-25 Aralık olayıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Köşk’e çıkmasını engellemek istediler.
Bunu başaramayınca 15 Temmuz darbesiyle katletmek istediler. Emellerine ulaşamayan bu örgüt, sokaklara dökülen milyonlarca insanı görünce ne olduğunu anlayamadan teslim olmaya başladı veya yakalandı. Şimdi Türk adaleti devrede herkes ettiğinin cezasını çekecek.
Başa gelen çekilirmiş, çekemem diyemezsiniz!