Hep böyledir. Hayat devam eder. Düşmem diye girdiğin o yolun tam ortasında yere yığıldığında da gitmez dediğin herkesin arkasından el salladığında da devam eder.

 Hep böyledir, hayat devam eder. Göğsünü açtığın herkes, bir gün elveda der. Bilmiyorsun, öğrenirsin. Öğretirler. An olur şimşek gibi çarpar hayat yüzüne olanı biteni, geleni gideni, yaşayanı öleni...

Soluksuz kalır başını göğe çevirirsin, aldığın nefesten ciğerlerin delinir. Haykırırsın duyanın olmaz, çırpınırsın görenin olmaz. Ve o an bir ağıt yükselir geceye. Sanki sadece senin bildiğin bir dilde yazılmış, sadece senin duyduğun, yaşamın sana kendi bestelediği ağıttır o. 

Gökyüzüne dalıp ağlamaklı dinlersin. Kendine dair her şey bir film sahnesi gibi geçer gözünün önünden.  İçinde yükselen ağıt, geceyi bin parçaya bölüp, kopar gider yıldızlara doğru.

Ötesi, ötesi yok...

Geceyi saran ağır bir sessizlik ve içine oturan karanlık bir boşluk...