Bir huzur iklimini geride bırakıp, bir bayrama daha kavuştuk.

En güzel, en anlamlı günleri şu an yaşıyoruz.

Ramazan iklimi… Sonrasında tatbiki bayram.

Neresinden bakarsanız bakın ayların en güzeli.

Keşke dünyanın her yerini çevreleyip kuşatsa bu ay.

Her şeye ara veriyoruz, bizleri yoran ne varsa.

Bedenimiz dinleniyor, ruhumuz dinleniyor. Yardımlaşmalar ve paylaşmalar.

Yemek yok, içmek yok boş lakırdı yok, içi boş sohbetler yok.

Her şey o kadar güzel ve anlamlı ki.

İstatistiklere bakıyoruz; suç oranları da en çok bu ayın yaşandığı gösteriyor. Bu yıla münhasır yerel seçimler biraz bozsa da konsantrasyonumuzu yine de güzeldi Ramazan. 

Niye; çünkü insan, Ramazan ayında bazı eylemlerin sair zamanlara nispeten çeki düzen veriyor kendine. Aya hürmeten suç işlemekten beri tutuyor kendisini.

Manevi iklimin yaşandığı yerlere bir bakın her şey normalden daha farklı ve pozitif.

İnsanlar bir birlerine karşı daha bir saygılı, daha sevgi dolu ve dahaiçten.

Bazılarına göre adına sokak hayvanları denilse de bize göre sokaktaki canlarımız bile kendilerini bu iklimde daha huzurlu ve güvende hissediyorlar.

Ramazan ayına anlam katan bu iklim o kadar güzel ki…

Bir bakıyorsunuz herkes bir yardımsever olmuş; ellerinde avuçlarında olanları bir başkasıyla paylaşmaktan mutlu oluyor.

Bir bakıyorsunuz trafikte bile istisnalar hariç sürücüler daha sakin daha saygılı diğer sürücülere karşı.

Kadınlarımızın şiddet görme oranlarının bile bu ayda bu manevi iklim sayesinde düştüğünü görüyoruz.

Niye; çünkü öyle emredilmiş.

“Oruç tutunuz” derken sadece aç ve susuz kalmayın demiyor.

Her yönünüzle oruçlu olun.

Kimseyi kırmayın, dökmeyin, kul hakkı yemeyin.

Kimsenin gıybetini yapmayın, dedikodulardan uzak durun.

Kimseyi rahatsız etmeyin tam tersine sevin sayın diyor.

Yani en kısa tabirle size yapılmasını istemediğiniz her şeyi başkasına reva görmeyin diyor.

İnsana, sokağa, şehre ve ülkeye huzur getiriyor. Böyle bir iklim sevilmez mi? Bu Ramazan yerel seçimlere rastlamış olsa da güzel.

Sizce de en güzel iklim Ramazan iklimi değil mi?

Gelin öyleyse bu iklimin güzelliklerini bir aylığına değil, yılın her anına yayalım. Diğer ayalarımızda ve diğer yıllarımızda aynı iklim hâkim olsun. Bu güzel iklimin sonun da bayramı hak edelim. Ülkemizde tüm dünya milletlerine bayram ihraç edelim. Doğu Türkistan’a, Fiillisine ulaşsın bayramlar. Dünya mazlumları bayramın tadına varsın. Afrika’da yokluk, açlık ve sefalet içerisinde ezilen insanlarda bayram etsin.

Ne mutlu bu güzel iklimi, güzel ayı ve günleri hakkıyla tadanlara. Bu rahmet iklimini kazançlı geçirip huzurla yaşayanlara. Bu güzelliği ömrünün her anına yaymaya çakılanlara ne mutlu. Ne mutlu bayramını bayram edenlere.