İskenderun'un yeni stadyumu Sarıseki Fuat Tosyalı Stadı'nın zeminine bu pahalı ayakları sürmek başka bir skandal, bu sahada 2. Lig temsilcisi İskenderunspor’a puan kaptırmak ise daha başka bir skandal. Sadece bir oyuncusunun tüm İskenderunspor’u satın alacak o pahalı futbolcuların tümünü Ziraat Türkiye Kupası puan maçında bu bozuk zeminde bir puan için sahaya sürmek daha başka bir akıl fukaralığı.

Trabzonspor bu maçta bu sahaya yedeklerini dahi koysa bu İskenderunspor’u rahatlıkla yenebilecek güçte ve kapasitede olması gereken bir takım. Ama tek bir şartla: Savunma futbolu bilen, futbolun bir analitik oyun sistemi olduğu gerçeğini bilen bir teknik direktörle olur bu dediklerim. Fakat ne yazık ki bu oyun ve savunma bilgisi ne Şenol Güneş'in oyun taktiği içerisinde var ne de oynattığı bu çağdışı futbolun içerisinde var.

Şenol Güneş'in tek bildiği taktik ve oyun sistemi, pahalı ayaklardan oluşmuş ve her bir futbolcunun da nerede durup ne yapması gerektiğini bilen futbolculardan kurulu bir oyun sistemi. Sadece bu. Başka da bir şey yok. Yoksa çağdaş futbolun getirisi olan oyun organizasyonu ve bir savunma futbolu bilgisi Şenol Güneş'te olsa bu takımın yedekleri dahi üst klasman futbolcuları olmadan da bu İskenderunspor’u rahatlıkla yenerdi.

Aylardır bu takıma transfer transfer diye çırpınanlar, şimdi İskenderunspor karşısında da zavallıları oynayan bu takımı görünce "Trabzonspor’un sekiz numarası yoktu da ondan böyle oldu" mu diye bahane üretecekler? Arkadaş, bu Trabzonspor, Beşiktaş'ı 3-0 yenmiş, Beria’yı bile kovdu.

Beş aydır Trabzonspor'da olup da hâlâ savunma futbolu nedir bir türlü bu takıma öğretemeyen Şenol Güneş'in, Trabzonspor’da 8 hafta dayanılabilen Bjelica'dan daha kötü istatistiği olan Şenol Güneş'in hâlâ transfer istemesindeki bu sorumsuzluğun sebebi nedir?

Benim bildiğim iyi bir hoca, elindeki malzemeyi en iyi şekilde kullanan hocadır.
Bu ara transfer döneminde iki transfere 15 milyon avroya yakın parayı harcayan yönetim, İskenderunspor'dan bir puan alabilmek için mi yaptı bu kadar harcamayı?

Bu sorumsuzluğa, bu rezalete daha ne kadar sessiz kalınacak, inanılır gibi değil.
Bir İskenderunspor’u seyrediyorum, bir Trabzonspor’u. Bordo-mavi renkler olmasa sahada İskenderunspor’a ezilen bu takımın o bildiğimiz iki yıl öncenin şampiyon takımı olduğunu anlamak zor.

İkinci lig takımı bile Trabzonspor'a bir oyun kuruyor, bir sistem gösteriyor ama Trabzon Efsanesi Şenol Güneş’in takımı Trabzonspor, acemi askerler mangası gibi saçma sapan koşular, hareketler yapıp sahada zavallıları oynuyor. Rezalet bir durum.

Trabzonspor’un attığı iki gol de pahalı ve kaliteli ayakların kendiliğinden geliştirdikleri ataklar sonucu atılmış iki gol. Rakip İskenderunspor'un her atağı belli bir sistem ve kurgu ile gelişmiş, hepsi de belli bir oyun sonucu ezberlenmiş ataklar olmasına rağmen Trabzonspor'da topu alan futbolcu amaçsızca ileriye yöneliyor. Futbolda artık köy takımı, şehir takımı diye bir ayırım yok. Sadece sistem takımı olan ve olmayan takımlar var.