Bundan önceki sezonlarda görülmedik şekilde Trabzonspor teknik sorumlusu Fatih Tekke, takımın dört önemli oyuncusunu yedek kulübesinde yanında oturttu. Bunun sebebi kupa maçı olsa gerek. Galatasaraylı oyuncular dört gün sonra kupa maçını oynayabiliyorsa, Trabzonspor'un oyuncuları da oynayabilmeli. Seneye böyle oyuncular transfer edin.

Pas oyununu tercih eden iki teknik adam, topu kaybettiğinde hızlı ve şiddetli baskılarla kısa sürede geri almayı planlamış. Yine rakibi kalelerinden uzak tutmak için ön alan baskılarını uyguladılar. Trabzonspor'un ön alan baskılarında direkt hücumları deneyen bir Galatasaray takımı gördük. Trabzonspor bu hücumlara karşılık, orta alan oyuncularına yakın oynayarak hücum oyuncularına pas bağlantılarını kesmeye çalıştı.

Galatasaraylı hücum oyuncularının sürekli olarak rakip savunma arkasına uyguladıkları derin koşular, Trabzonspor takım boyunun uzamasına sebep oldu. Böyle bir durumda daha çok koşmak zorunda kalan Trabzonspor, oyunun kontrolünü kaybetti. Özellikle merkez orta sahalar açısından bariz şekilde rakibin üstünlüğü vardı. Orta alan oyuncuları işin içine girebilse, oyun dengelenecek.

Nitekim devrenin sonuna doğru bu iş birliği, maçın en önemli pozisyonunu Visca, Mendy ile getirdi. Devamında da Visca’nın penaltı pozisyonu... Madem penaltı yok, neden VAR çağırıyor? Ayrıca ofsayt değil. Gizemli birisi telefon açmıştır VAR kumpas odasına. TFF bu rezilliğe bir son ver. Tuz bile koktu, bizimle değil kendinizle dalga geçin. Trabzonspor'un haklarını kim koruyacak? Yönetim çok silik, taraftar mı devreye girsin istiyorsunuz?

İlk devrenin son on dakikası Trabzonspor geçişleri iyi yaparak iki net pozisyonla devreyi kapattı. Maçın başında Galatasaray da gol atabilirdi fakat Trabzonspor, eksiklere rağmen planlanan oyunu iyi uyguladı ve içeri galip girmeyi kaçırdı.

İkinci yarı çok tempolu başladı. Galatasaray, rakip alana yerleşerek oynamaya çalışırken, Trabzonspor hızlı ve direkt oyunu tercih etti. Belki de bu zorunluluktu. Öne çıkan Galatasaray, arka alanda büyük boşluklar bırakıyordu. Tam burada Fatih Hoca, Zubkov’u oyuna alarak Galatasaray baskısını kırmayı, oyunu dengelemeyi düşündü. Galatasaray’ın baskılı oyunu golü getirdi.