Trabzonspor'u bu sezon ilk kez İran ekibi Zob Ahan Esfahan ile yaptığı hazırlık maçında izleme fırsatı bulduk. Yeni transferlerden Wagner Pina ve Felipe Augusto'nun da forma giydiği bu maçta Bordo-Mavili ekip farklı bir galibiyetle sahadan ayrılan taraf oldu. Tabi ki bu tarz maçlarda önemli olan futbol.
Bordo-Mavili ekip maçta zaman zaman iyi işler yapsa da sıkıntı yaşadığı anlarda oldu.
Orta sahada ki yaratıcı oyuncu eksikliği yine çok iyi bir şekilde görüldü.
Bunun yanında çok basit top kayıpları da yapıldı.
Güçlü bir Trabzonspor için bu eksiklerin giderilmesi şart.
Bordo-Mavili ekip orta saha, kanat ve savunmaya da oyuncu arayışı içinde. Bu mevkilere yapılacak nokta atışı transferler Trabzonspor'u biranda bambaşka bir havaya sokacaktır.
Transferler de biran önce sonuçlandırılmalı…
CİHAN ÇANAK’A SON ŞANS
Geçtiğimiz sezon bizleri büyük hayal kırıklığına uğratan isimlerden biri de Cihan Çanak olmuştu.
Koskoca sezonda şu karşılaşmada da iyiydi diyebileceğimiz hiç bir maçı yoktu.
2 milyon Euro gibi yüksek bir bonservis ücreti ödenerek alınan bu oyuncu beklentileri boşa çıkarmış oldu. Yeni sezon için de kadroda tutulması yönünde karar alınan bu oyuncunun nasıl bir performans oryaya koyacağını hep beraber göreceğiz.
Cihan Çanak için bu yıl son şans olacak gibi.
Umarız bu şansını iyi değerlendirir.
ENİS DESTAN İŞ GÖRMEZ!
Trabzonspor'da yolların ayrılmasını düşündüğümüz isimlerden biri de Enis Destan.
Ancak bu oyuncu ile yola devam edilecek gibi gözüküyor.
Daha önce de ifade etmiştim.
Enis Destan’ın Süper Lig’de değil şampiyonluğa oynayan Trabzonspor gibi bir takımda sıradan bir Anadolu takımında bile forma giyinme şansını zor görüyorum.
Enis Destan alt liglerde oynayacak bir kapasite de bir oyuncu.
Her şey ortadayken böyle bir futbolcuyu takımda tutmak kadro mühendisliğinde yanlışlıkların olduğunu ortaya çıkarır.
Böyle yararı olmayan oyuncuları kadroda tutmak Trabzonspor'a maddi kayıp dışında hiç bir kar sağlamaz.
Kulübün daha fazla zarara uğratılmaması için bu oyuncu ile yollar biran önce ayrılmalı.
TARAFTAR BULUŞMASI İYİ AMA…
Trabzonspor yapılan bir etkinlikle birlikte taraftarla buluşturuldu.
Tamam, taraftarın beklentisine cevap vermek güzel oldu.
Bordo-Mavili taraftarlar sevdikleri futbolcularla bir araya gelerek büyük mutluluk yaşadılar. Ancak bu kadar yakınlaşma biraz fazla olmadı mı demekten de kendimizi alamadık doğrusu. Oraya farklı niyetli insanlarda gelebilir.
Futbolculara Allah göstermesin bir çirkin saldırı olabilir.
Bu nedenle tedbirli olmak gerekir.
En doğrusu açarsınız bir antrenmanınızı taraftarlarınıza onlarda gelip tribünlerden antrenmanı izlerler ve giderler.
Bizlere göre doğrusu bu ancak son karar tabi ki Trabzonsporlu yetkililerin.
Bizlerden uyarması…
UĞUR DEMİROK TRABZONSPOR’U ÇOK SEVİYOR
Uğur Demirok...
Trabzonspor'un eski futbolcularından.
Bordo-Mavili ekipte başarılı bir performans ortaya koymuştu.
Burada A Milli futbol takımına kadar yükselmişti.
Bordo-Mavili taraftarlar tarafından çok sevildi.
Başarılı kariyerinin ardından Trabzonspor'dan güzel anılar bırakarak ayrıldı.
O da Trabzonspor'u çok sevdi. Öyle ki verdiği bir röportaj da, "Ben Trabzonsporluyum. Beni Uğur Demirok yapan Trabzonspor'un kendisidir ve ben bunu hayatım boyunca unutmayacağım” ifadelerini kullanmıştı.
Demirok'un Trabzonspor'a olan sevgisini yaşantısında da çok yakından şahit olmaktayız. Son olarak oğlunun doğum gününde Bordo-Mavi renklerde pasta hazırlattı. Bu hareketi ile Bordo-Mavili taraftarların gönlünü bir kez daha fethetti. Yönetimin de Trabzonspor sevgisini içerisinde derin yaşayan böyle isimleri onure etmeli. En azından iç sahada oynanacak bir maça davet edilerek onlara ne kadar değer verildiği hissettirilmeli.
BİRAZ DA NOSTALJİ
2000-2001 yılı sezonu.
Hüseyin Avni Stadyumu'nda bir maç sonrası.
Bordo-Mavili ekibin golcü oyuncusu Oktay Derelioğlu taraftarları selamlıyor.
O sırada ben de elimdeki fotoğraf makinesiyle o anları görüntülemeye çalışıyorum.
En güzel kareyi yakalamak için bir koşuşturma halindeyiz.
O dönem çokta katı kurallar yok.
Basın mensupları olarak sahanın her yerine girebiliyoruz.
Arşivimizi karıştırırken bu fotoğraf gözümüze çarpınca o anları yeniden yaşar gibi olduk. Hüseyin Avni Aker Stadyumu’nda çok anılarımız olmuştu.
Burada büyük zaferlere şahit olmuştuk.
Zaman hızlıca geçiyor...
Hey gidi günler hey…