Bizim gibi orta yaş gurubunun üstündeki insanların sağlığına çok dikkat etmesi gereken dönemindeyiz. Vücut metabolizmasının yavaşladığı, fiziksel aktivitelerimizin azaldığı, iştahımızın kısmen arttığı bir dönemde eğer; yediğimizi yakamazsak, aldığımız enerjiyi harcayacak fiziksel aktivitelerde bulunamazsak ciddi sağlık problemlerinin bizi beklediği ortadadır. Hem bizim toplumumuz biraz da kaderci anlayışa yatkındır. Yaş altmış olunca “ört ki ölem” şarkısını dinlemeyi çok severiz. Bir taraftan mezarını hazırlatanlarımız, diğer yandan bundan sonra benden ne olur diyenlerimiz çoğaldıkça, adeta toplumsal hareketliliğimizde buna paralel olarak zayıflatılmaktadır. Kendi kendimizi bir çaresizliğin içine sürüklememiz yaşam konforumuzu oldukça olumsuz etkilemektedir.
Hâlbuki beğenmediğimiz Amerika’ya baktığımızda devlet başkanı Joe Biden ’in 80 yaşında yeniden Amerika gibi dünyanın en çetrefil ülkesine ikinci kez başkan adayı olmaya hazırlandığını görüyoruz. Bu örnek alınması gereken müthiş bir örnek olmalıdır. önceki başkan Trump’ta 75’li yaşlarındaydı. Oda çok sağlıklı ve de hayata bağlı görünen bir insandı. Dememiz o dur k; sağlıklı olmanın yaşı yoktur, kuralları vardır. Bu kurallar; sağlıklı beslenmek kadar, sağlıklı düşünmekle de yakından ilgilidir.
Bizim insanımız çok politize olmuş bir toplumsal strese sürüklenmiş durumdadır. Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmayı hayatının mihenk taşı yapan insanlar; konuştukları zaman kendilerini ciddiye alanların sayısının çok az olduğunu görünce ayrıca bu durumda onların psikolojileri üzerinde önemli olumsuzluklar oluşturmaktadır. Yemek yeme kültürümüz ve dahi alışkanlıklarımız ise adeta kendimiz için bir fazla kilo almanın uygulaması gibi. Evin mutfağına girdiğimizde, düzensiz olarak yemek saatine kadar atıştırdıklarımız, yemekte yiyeceklerimizden genellikle çok oluyor. Bu durum gün geçtikçe kilolarımızı arttırıyor, artan kilolar iştahımızı tetikliyor, bu gün de yiyeyim, yarın düzeleceğim yaklaşımı ile her gün kendimizi kandırıp, her öğünü bir ertesi öğüne erteleyince, bir daha kolay kolay kurtulamayacağımız kilolarımızla baş başa kaldığımızda hayatı daha anlamsız hale getirdiğimizi görürüz. Hâlbuki çok basit tedbirlerle, hem hayatımızı güzelleştirmek ve hem de sağlıklı kalmak mümkündür. Biz öylesine sıralanmış diyet listeleri, kalori ölçümleri, saatler süren spor aktiviteleri önermeyeceğiz. Pratik, uygulanabilir ve kolay yapılan hareketlerle bu sıkıntıdan kurtulmamız mümkündür. Mesela;
Akşam ve sabah televizyon karşısında geçireceğiniz zaman içerisinde yapacağınız basit fiziksel hareketlerle müthiş bir sağlık ivmesi yakalayabilirsiniz. Hem saatlerce televizyonun karşısında hareketsiz kalmaktan kurtulur ve hem de akşam yemeği ve sabah kahvaltısından sonra yapacağınız basit ancak ısrarlı hareketlerle dinamizminizi arttırabilirsiniz. Böylece spora özel zaman ayırmadan iki işi bir arada yapmış olursunuz. Ve yine erken akşam saatlerinde yenilen yemekten sonra yatana kadar, çay ve suyun dışında bir şey yememeye gayret etmeliyiz. Sabah kahvaltımız doyurucu ancak fazla yağlı olmamalıdır. Öğlen yemeklerini ise artık atlamalıyız. Bu zor olmayan uygulamaları, yaşı altmışın üzerinde olan her insanımızın kolaylıkla yapacağına inanıyorum. Yeterki biraz gayretli olalım.
Bilelim ve unutmayalım ki; sağlıklı bir bünye ve ruh yapısı olmadan, sağlıklı siyasi düşünce bile geliştirilemez. Koca Kanuni Sultan Süleyman; “Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi; Olmaya cihanda devlet, bir nefes sıhhat gibi.” lafını boşuna söylememiş.